Başkan Sar'dan 2016 değerlendirmesi ve 2017 yılı görüşleri

MÜSİAD Samsun Şube Başkanı Selim Sar, 2016 yılı değerlendirmesinde bulunarak, 2017 yılı hakkında görüşlerini bildirdi.

Başkan Sar, "Hem dünyamız hem de ülkemiz açısından ciddi sonuçlar doğuracak hadiselerin yaşandığı bir yılı geride bırakıyoruz. İngiltere’de Brexit adıyla AB üyelik referandumu, Amerika’nın çok ses getiren Başkanlık Seçimleri, İtalya’da gerçekleştirilen anayasa referandumu dünyanın siyasi geleceğine iz bırakan etkileri olacak konulardan sadece birkaçı oldu. 
Burada özellikle siyasi açıdan yaşanan paradigma değişikliklerine sebep olan ABD vatandaşlarınınTrump seçimi, ABD derin devletinin dahi onca müdahalelerine rağmen ciddi sonuçlar doğurabilecek türdendi. Bu sonuç, batı dünyasının ve seçmeninin mevcut uygulanan politikalardan rahatsızlık duyduğunun deliliydi. Ayrıca, 2008 sonrasında bir türlü aşılamayan ekonomik türbülans haline siyasal ve devlet idare sistemlerinin de katılmaya başladığının, tek kutuplu dünya düzeninin çatırdama seslerinin en belirgin işaretlerinin görüldüğünü bizlere gösterdi.
Ortadoğu bölgesinde birinci dünya savaşı sonrasında yarım kalmış hesapların tekrar görülmeye başlandığı, vekalet savaşlarının asalete dönüş sinyalleri verdiği, Rusya’nın pastada yer alma isteğinin fiili olarak Suriye’de kendisini gösterdiği bir yılı yaşadık. Yılın son günlerine doğru istihbarat savaşlarının gün yüzüne çıktığına şahit oluyoruz.
GIPTAYLA BAKILAN ÜLKE
Ekonomik, siyasi ve sosyal savrulmaların ve yeni paradigmaların oluştuğu bir dönemde Türkiye tam 14 yıldır durmadan büyüyor, üretiyor, dünyaya açılıyor. Gıptayla bakılan alt ve üst yapı yatırımlarının yapıldığı, yatırımcı için cazibe merkezlerinin oluşturulduğu, çevre ülkelerde yaşayan mazlum halka kol kanat geren bir yönetim anlayışıyla bölgesine ışık tutuyor, umut oluyor ve güven veriyor.
Dünyanın gözünü yumduğu bir süreçte, Türkiye kapı komşusu halindeki Suriye’den 3 milyonu aşan mültecilere kapılarını açtı. 
Hem yatırım, hem yardım hem de sosyal büyüme sürecini istikrarlı bir şekilde sürdüren ülkemize her cepheden saldırılar bu yıl da artarak devam etti. Döviz kurları üzerinden ülkemiz üzerinde yaşatılmak istenen algı operasyonu, AB parlamentosunun aldığı müzakereleri durdurma kararı, terör örgütlerinin ülke içerisinde gerçekleştirmeye çalıştığı hain saldırılar Türkiye’yi rayından çıkaramadı, çıkaramayacak. FETÖ- PKK – PYD- YPG- İŞİD ve benzeri terör örgütlerinin ortak veya bireysel gerçekleştirdiği her türlü hain girişim, artık halkın 15 Temmuz gecesi destansı direnişi ile psikolojik bariyer olarak karşılarında duracak. Bir milletin özüne dönmesi, sevdiği kutsallar uğruna canını feda etme düşüncesinin en güzel örneklerinden birini yaşadığımız bir yılı geride bırakıyoruz.
ÖNÜMÜZÜ AÇACAK ZORUNLU DEĞİŞİKLİKLER
Ülkemizin gelişmesine vurulan harici ve dahili hain müdahaleler hedefleri yolunda, geleceğini planlama noktasında çizmiş olduğumuz istikametten bizleri yıldırmayacak ve saptırmayacaktır. 2023 hedeflerine ulaşma amacıyla Türkiye’nin kaybedecek enerjisi ve zamanı yoktur. Koalisyonlar, istikrarsızlıklar içimizdeki ve dışımızdaki düşmanlarımızın bekledikleri bulanık zamanlardır.
O nedenle, iş dünyası olarak darbelerin izlerini taşıyan mevcut Anayasal sistemin daha kucaklayıcı, istikrarı vurgulayan- koalisyonlara geçit vermeyen bir şekliyle değiştirilmesine destek veriyoruz. İnanıyorum ki, Türkiye yapılacak bu önemli Anayasa değişikliği sayesinde Siyasi, Diplomatik ve Ekonomik açılardan çok rahat nefes alacak, pratik ve hızlı manevra yapma kabiliyetine kavuşacaktır. 
DÜNYA’DAKİ TÜRBÜLANS 
Dünya bu yılı 3.1% büyüme ile kapaması bekleniyor. Çin bu yıl da büyüme oranlarındaki yavaşlamasını sürdürdü. Petrol fiyatları 30 doların altına inerek son 12 yılın en düşük seviyesini görüp, yükselme trendine girdi. AB, İngiltere’nin ayrılma kararı ve peşi sıra diğer ekonomik darboğazdaki üye ülkelerin de sıraya girmesiyle kan kaybetti. ABD seçim tartışmaları ekonominin önüne geçti. 
Ekonomik açıdan ülkemiz bunca çalkantılı bir dönemde, FETÖ darbe teşebbüsü, Rusya ile yaşadığımız kriz, Bölgedeki savaş hali, AB’nin ilişkileri gözden geçirme hamlesi ve ABD ile yaşanan anlaşmazlıklar olduğu halde istikrarınıkorumaya devam ettirmiştir. Bunda en büyük etkenin istikrarlı bir yönetim ve halkın bu yönetime olan güveninin büyük etkisi vardır. 
“GÜVEN” OLGUSU VE HIZLI BÜYÜME 
2016 yılının üçüncü çeyreğinde yaşanan duraklamanın geçici olduğunu düşünüyor, büyümenin önümüzdeki yıl da istikrarlı bir şekilde artarak devam edeceğine inanıyoruz. Bu büyüme trendinin devam etmesinde “güven” olgusunun çok önemli bir faktör olduğuna inanıyoruz. Bu bağlamda iş dünyamızın 2017 yılında sorumluluğunun çok olduğunu düşünüyorum. AB ülkelerinde 2017 yılı içerisinde gerçekleştirilecek genel seçimler, ABD’de Trump döneminin ne yönde bir siyasal manevra izleyeceği, FED’in faiz arttırma politikalarına devam etme durumunda dünyada likidite daralma riski göz önünde bulundurulması gereken gerçekler. Petrol fiyatlarının yükseliş trendinin devam etmesi ve Çin’in 6% büyüme oranlarına gerileme riski önümüzdeki yıl dünya ekonomisine yön verecek hadiseler olarak görülüyor.
Ülkemiz açısından 2017 yılının , 2016 yılında yaşanan geçici duraklama sürecinin sona erdiği ve hızlı sosyal siyasal ve ekonomik manevra kabiliyetinin artacağı bir yıl olacağını görüyorum. Önümüzdeki yılın ilk bölümüne Suriye’de ateşkesin ilan edildiği, Rusya ile ikili ilişkilerin kriz dönemi öncesine döndüğü, Şhangay işbirliği teşkilatı ile ilişkilerin konuşulduğu, Yeni Anayasa değişikliğinin mecliste oylanıp halkın önüne getirileceği bir süreçte giriyoruz. İyileşme ve ikili ilişkilerin seyri devam ettiği durumda, önümüzdeki yılın ikinci evresinde daha geleceği planlayan ekonomik ve sosyal adımların atılacağına inancımız tam. 
ABD ve AB ile 2017 birbirimizi daha iyi anlama ve yeni konjektürde konumlandırma yılı olacağına inanıyorum. Uluslararası ilişkilerde yeni konumlandırmaların yaşanabileceği süreçten geçtiğimiz için bu durumu gayet normal karşılamak ve geleceği planlarken dikkatli ve emin adımlar atmak gerekiyor.
İHRACAT HAMLESİ VE YERLİ-MİLLİ POLİTİKALAR
Önümüzdeki yıl ülkeler arası ikili ticari ilişkilere ağırlık vererek, sektörel anlaşmalar yapılarak, bölgesel ticaret merkezleri kurma hamleleri ve Yurtdışında serbest ticaret bölgeleri çalışmaları projelerine devam ettirilmesi gerektiğini düşünüyorum. İhracat hamlemize sektörel ve bölgesel odaklama yapılarak proje bazlı gidilmesi, agresif ihracat hamlesi güdülmesi, güçlü ve zayıf yanların tespit edilerek sonuç odaklı yaklaşıma geçilmesi gerekiyor.
Ülke ekonomilerini yükseltme yöntemi olarak dünyada başlayan “Korumacılık Politikaları” nın konuşulduğu bir süreçte yeni yapılacak dev projelerde “Yerli ve Milli” tercihlere ağırlık vermeli, eksik gördüğümüz alanlarda İthal İkame Üretim teşvikine önem verilmeli, bu yönde proje desteği sağlanmalı, bu vesile ile uzun vadeli sürdürülebilir kalkınma sağlanacağına inanıyorum. 
MÜSİAD AĞINI GÜÇLENDİRİYOR
MÜSİAD olarak yurt dışındaki ağlarımıza yenilerini ekleyerek, firmaların iş yapış becerilerini artırıcı çalışmalar yürüteceğiz. Önümüzdeki yıl da yeni Pazar arayışı içerisinde olan firmalarımıza yol gösterici olmak ve onlara tavsiyeler sunan programlar yapacağız. Fuarlarımız, İş Forumlarımız, İkili iş görüşme toplantılarımız, Vizyoner toplantılarımızla iş dünyasına önerilerimiz ve ortak çalışmalarımız olacaktır. 
Teknopark’ların kuvvetlendirilmesi, ARGE’ye önem vererek yapılacak üretim anlayışı, Bürokratik engellerin azaltılması, Vergi Mevzuatında iyileştirme çalışmaları, İstihdam ve işgücünün esnekleştirilmesi, mesleki eğitimin orta-öğrenim seviyesine indirgenerek el becerilerinin erken tespiti yöntemiyle- meslek ihraç eden ülke konumuna yükseltilmesi çalışmalarımız üzerinde fikirlerimizi sunacağımız bir yıl olacak.
2016 yılı içerisinde gerçekleştirilen yatırım ve teşvik yasalarının, ekonomiyi iyileştirme çalışmalarının meyvesinin 2017’de alınacağı, yabancı yatırımcı ve finansman sağlama noktasında ikili lobi faaliyetlerine devam edilmesi, bacasız sanayimiz olan Turizm’de alternatif müşteri potansiyellerinin değerlendirilmesi sağlanacaktır.
SAMSUN’DA İYİ ŞEYLER OLACAK
Şehrimiz için güzel çalışmaların yürütüldüğünü, kalkınma hamlemizden pay aldığını bu minvalde alt yapı ve üst yapı çalışmaları alanında ciddi hamleler yapıldığına şahidiz. Önümüzdeki yıl şehrimizde gerçekleştireceğimiz işitme engelliler olimpiyatlarına hazırlanırken, özellikle tramvayın uzatılması, spor komplekslerinin yapılması, sahil yolu çalışması, kuş cenneti gibi turizm hamleleri şehre nefes aldıracak hamlelerdi. 
Tramvayın havaalanına kadar uzatılması, sanayi yatırımlarının şehirde artırılmasına katkı sağlayacak OSB alanlarının oluşturulması, ikinci üniversitenin ihtisas üniversitesi olarak açılması, organize ticaret merkezlerinin kurularak ticaretteki gücümüzü koruyarak lojistik merkezini desteklemesi, çevre yolu ihtiyacının karşılanması, hızlı trenin şehrimize getirilmesi önümüzdeki dönemde ele almamız gereken konular olduğunu düşünüyorum.
SORUMLULUĞUMUZ VE UMUDUMUZ ÇOK
2017 yılı için her şeyden önce motivasyonumuzu yüksek tutmalı, takım çalışması ve ortak iş yapma ruhuyla ülkemizin gelişmesine katkıda bulunmamız gerektiğini düşünüyorum. İş dünyası olarak üzerimize çok büyük görevler düşmekte olduğunun farkındayız. Daha çok bir araya gelmeli, dünya ile daha çok entegre olmalı, bir bedenin uzuvları gibi dünyanın her tarafındaki soydaşlarımızla gönül birlikteliği kurarak, kalkınma hamlemize omuz vermeliyiz. 
Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere tüm sorumluluk alan yöneticilerimize güç ve sabır diliyoruz."