Allah'ın Adı İle Bafra İlçemizden Tüm Yeryüzüne sesleniyoruz.

Bizler Bafra İnsani Yardım Hareketi üyeleri olarak burada Afrin'de Türk Silahlı Kuvvetlerimizin başlatmış olduğu Zeytindalı operasyonuna tam destek verdiğimizi açıklamak üzere toplanmış bulunuyoruz.

Suriye’de yaklaşık 7 yıldır süren, BM'nin Nato'nun ve Uluslararası güçlerin yapamadığı-yapmak istemediği iç savaşı sonlandırmak, sınır güvenliğimizin sağlanması, arkalarında kimlerin olduğu, kimlere taşeronluk yaptıkları apaçık belli olan PKK- PYD-YPG, DAEŞ gibi terör örgütlerinin Suriye ve Iraktaki varlığına son verilmesi,  Suriye'de yeniden barış, huzur refah ve güvenliğin sağlanması, ülkemize iltica etmek zorunda kalmış Suriyeli kardeşlerimizin kendi topraklarına dönüşlerinin hızlandırılması, bölgede kalıcı barışın sağlanarak özgür bir Suriye oluşturulması amacıyla, Devletimizin bugüne kadarki tüm çabalarını, TSK'mızın uluslararası hukuka uygun bir şekilde başlattığı,  teröristleri bölgeden tamamen temizlemeye dönük, ismi de amacı gibi gayet güzel olan, "Afrin Zeytin Dalı harekâtını"  destekliyoruz. Devletimizin, askerimizin, Suriyeli, Iraklı ve tüm mazlum kardeşlerimizin yanında olduğumuzu bu vesileyle tekrar bildiriyoruz.

Biz, baştan beri Suriyelileri, Iraklıları ve diğer ülkelerden ülkemize sığınmak zorunda kalan, başka gidecek yerleri kalmadığı için buralara gelen bu insanları, bu kardeşlerimizin her birini muhacir kabul ederek Ensar mantığıyla onlara sahip çıktık. Yoruldunuz biliyoruz ama Bilad-ı İslam’ın hamileri olarak yorulsak da sırf Allah rızası için kardeşlerimize destek çıkmaya devam edeceğiz.

Bugün Suriye de,  savaşın bir an evvel sona erdirilip bu kardeşlerimizin ülkelerine dönmelerini, orada barış içinde yaşamalarını sağlamak görevi de bize ve devletimize düşmüştür. Tarihi sorumluluğumuz ve realite bunu gerektiriyor. Siyonizmin uşağı emperyal ve kapital peşinde koşan ülkeler sadece çıkarları için oradalar. Ölenlerin büyük çoğunluğu Müslüman olduğu için umurlarında bile değil oradaki çatışmalar ve savaş... Savaşı sonlandırmak, kalıcı barışı sağlamak için çözüm üretmek değil de oyalama çabası içerisindeler sürekli... Onlar daha çok silah satmak, para kazanmak, petrol, doğalgaz ve kendi çıkarlarını sürdürmenin peşindeler.

Yeryüzünde sömürüye çıkara dayalı bir düzen kurmuşlar ve bu düzenin devam etmesinden başka bir düşünceleri de yok. Terör örgütleri üzerinden bölgeyi dizayn etmek, sınırları yeniden çizmek istiyorlar. İşlerini de terör örgütleri üzerinden, vekâletle yürütüyorlar. Bu devletler, kuruluşlar ve içimizdeki uzantıları, devletimizin meşru müdafaa hakkını kullanarak, uluslararası hukuka uygun ve terörü sonlandırmayı amaçlayan bu operasyonuna karşı olduklarını da açıkça söyleyemediklerinden “endişeliyiz, kaygılıyız,  sivillerin ölmesini istemiyoruz, savaşa hayır vs" diye sahte açıklamalar yaparak, gündem belirleme, kafaları karıştırma ve algı oluşturma çabalarını sürdürüyorlar. Oysa bugüne kadar Suriye'de, 1 milyon,  Irak'ta 2 milyon masum insan, bunların yüzünden öldü, yaralandı sakat kaldı, o zaman neredeydiler? Niye endişelenmediler, savaşı önlemediler? 3.5 milyonu Türkiye'de olmak üzere toplam 7-8 milyon mülteci hatta buna 1 milyon Myanmarlı Müslüman mülteciyi de eklersek,  toplam 8-9 milyon Müslüman, ülkelerinden uzakta mülteci ve sürgün hayatı yaşarken hiç endişelenmeyip kaygı duymadılar da şimdi mi endişelenip kaygı duymaya başladılar?…

Daha fazla yalana, tezvirata karnımız tok... Bizim askerimiz, bölgede barışı sağlamak için oraya girdi ve asla sivillere zarar vermedi, vermezde, bunu da çok iyi bilirler…

Batılıların ve ABD’nin artık söyleyecek sözü kalmamıştır… Tüm bunları biliyoruz. Batı dünyası, ABD’si ve içimizdeki işbirlikçileri kendilerini boş yere yormasınlar, meselenin farkındayız... Fetösü, pkksı, pydsi, daeşidahil dünyadaki tüm terör örgütlerini kuran, finanse eden, destekleyen, silah veren, kendi çıkarları için kullanan, ülkeleri karıştıran, müdahale eden, savaşlarla, iç karışıklıklarla yeryüzünde bozgunculuk çıkaran, milyonlarca insanın ölümüne sebep olan bu tek dişi kalmış medeniyete, bu devletlere, bu zihniyete hayır diyoruz.

Biz kendi işimizi kendimiz yapacağız bundan sonra. Onlardan yardımda istemiyoruz... Bunların yalanlarından da bıktık, usandık. Kralın çıplak olduğunu, kimlerin fitne çıkardığını, bozgunculuk yaptığını herkes görebiliyor artık…

İçimizdeki fitnecilere, savaşa hayırcı(!) batı uşaklarına da, bizler 15 Temmuzdaki gibi “buradayız, devletimizin, askerimizin,  milletimizin, ümmetimizin yanındayız” diyoruz. Bu ülkenin gerçek sahipleri, yerli ve milli vatandaşları olarak bölgede bir tane terörist kalmayıncaya, ABD, batı ve diğer emperyalist devletler bölgeden çekip gidinceye, adalet, barış ve özgürlük sağlanıncaya, mültecilerin tamamı vatanlarına dönünceye kadar, operasyonun ve operasyonların devamını istiyor, kimselere aldırmadan sonuna kadar gidin diyoruz.

Bu dünya düzeni değişmeli, hakka dayalı yeni bir dünya, yeni ve Adil bir düzen kurulmalı yeryüzünde ve her yerde…

Allah yar ve yardımcımız olsun. Ayrıca tüm şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza da şifalar diliyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.