Balkan Türkleri Atatürk'ü dualarla andı
Samsun Balkan Türkleri Derneği ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 79. Yıldönümü vesilesiyle 10 Kasım akşamı dernek binasında dua ve Atatürk konulu konferans düzenledi.
Samsun Balkan Türkleri Derneği Atatürk’ün vefat yıldönümü vesilesiyle düzenlediği dua ve konferans programı yoğun katılımla gerçekleştirildi. Programa dernek yönetimi, dernek üyeleri, mübadil dernek başkanları, davetliler ve misafirler katıldı. 10 Kasım akşamı Samsun Balkan Türkleri Derneği binasında düzenlenen program Dernek Başkanı Cihat Yılmaz’ın selamlama konuşmasıyla başladı. Ardından ilk olarak Emin Demir Atatürk’ün ruhu için kuran-ı kerim okuyup dua etti. Sonrasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kaya Tuncer Çağlayan Atatürk ve Türk Milliyetçiliği konulu konferans verdi.
Programla ilgili açıklama yapan Samsun Balkan Türkleri Derneği Başkanı Cihat Yılmaz, “Her yıl olduğu gibi bu yılda 10 Kasım’da Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete intikalinin 79. yıldönümünde dualarla, örnek kişiliği ve fikirleriyle anmak için böyle bir program tertip ettik. Programımıza Emin Demir hocamızın ilk olarak Atatürk’ün ruhu için Kuran-ı Kerim okuyup dua etmesi ile başladık. Ardından Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kaya Tuncer Çağlayan'ın sunumuyla Atatürk ve Türk Milliyetçiliği konulu konferans ile devam ettik. Atatürk onlarca askeri ve siyasi başarıları ile tüm ülkelerin takdirini kazanmış saygın bir dünya lider olarak tarihe adını altın harflerle yazdırmıştır. 10 Kasım günlerini Atatürk’ün fikirlerine yönelmek için bir fırsat olarak görmeliyiz. Bizlere düşen görev, Atamızın ilke ve inkılapları ile göstermiş yolduğu yolda yüzümüzü çağdaş uygarlığa, aydınlık geleceğe dönerek ülkemizi en üst bilgi ve teknoloji birikimi ile donatmaktır. 10 Kasım tarihleri bir matem günü değil aksine Atamızı anmak, anlamak ve bıraktığı mirasa, fikirlerine sahip çıkma günüdür. Bizde kuran-ı kerim ve duaların ardından Atatürk konulu bir konferans ile Atamızı andık. Her yıl 10 Kasım günü bu ve bu gibi birçok faaliyetle Cumhuriyetimizin kurucusu, istiklal mücadelemizin önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü dua ve konferans programları ile anacağız. Dernek binamızda gerçekleştirdiğimiz programımıza katılan herkese yönetim kurulu, üyelerimiz ve şahsım adına teşekkür ederim” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Çağlayan ‘Atatürk Türk tarihi açısından müstesna bir yere sahip olma vasfını ilelebet koruyacaktır’
Prof. Dr. Kaya Tuncer Çağlayan, konuşmasında; "Bugün burada Büyük Türk Milleti’nin Kurtarıcısı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 79. yıldönümü münasebetiyle evlad-ı fatihanın torunları tarafından düzenlenen 10 Kasım programı için toplanmış bulunuyoruz. Büyük Önder; fikir, ideal ve eserleriyle bağımsızlığımızdan tarihimize, dilimizden sanatımıza ve benliğimize kadar en gerçek fikirlerin ve en sıcak duyguların içinde aramızda hep yaşamıştır ve yaşayacaktır. Tarihe mal olmuş şahsiyetler sadece kendi dönemlerindeki başarıları ile değil, geleceği şekillendirmedeki rolleriyle değer taşırlar. Büyük Önder Atatürk Türk tarihi açısından müstesna bir yere sahip olma vasfını ilelebet koruyacaktır. " dedi.
Atatürk’ün gücünü halktan Türk Milletinden aldığının altını çizen OMÜ Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kaya Tuncer Çağlayan, “Atatürk halkına değer veren, inanan bir lider olarak halkın mücadeleye hazır ve gönüllü olduğunu görerek arkasına Türk Milletini alarak hareket etmiştir. Atatürk Onuncu yıl nutkuna dahi ‘Türk Milleti’ diyerek başlamıştır. Yine nutukta ‘Türk milletinin karakteri yüksektir; Türk milleti çalışkandır; Türk milleti zekidir. Türk milleti millî birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir’ gibi Türk Milletini yücelten kelimeler kullanmış kendini milletine adamış tam bir devlet adamıdır. Atatürk ve arkadaşları Türk tarihinin en sancılı günlerine şahit olduğunu ve gençliğe adım attıkları günlerde hala büyük bir coğrafyaya hükmeden Osmanlı Devleti’nin Anadolu’nun küçük bir bölümüne hapsedilmeye çalışıldığı süreci gördü ve yaşadı. 19 Mayıs 1919 dan 29 Ekim 1923’e kadar devam eden Milli Mücadelenin her evresinde “Milli İrade” Atatürk için vazgeçilmez temel şiar olmuştur. Osmanlı geleneğinde, devletin merkezindeki padişah iradesine atıfta bulunmak için vurgulanan İrade-i Seniyye ifadesine karşılık Mustafa Kemal Paşa sürekli İrade-i Milliye vurgusu yapmıştır. Türkiye Cumhuriyeti işte bu Milli İrade çerçevesinde Atatürk etrafında toplanan karakterinde bağımsızlık ruhu olan inanan Türk Milleti kurulmuştur” ifadelerini kullandı.