Samsun'da Su Kaynaklarına Sazan Balığı Yavrusu Bırakıldı
Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından, yürütülen 'Su Kaynaklarının Balıklandırılması Projesi' kapsamında barajlara, göletlere sazan balık yavrusu bırakıldı.
Elazığ Su Ürünleri Araştırma Üretim ve Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü tesislerinde üretilen sazan balığı yavrularından 1.600.000 bin adeti 24-25/08/2021 tarihlerinde Samsun'da bulunan Bafra Balık Gölleri başta olmak üzere, Derbent Barajı, Altınkaya Barajı, Hasan Uğurlu ve Suat Uğurlu Barajları ile İlçelerde bulunan tüm göl ve göletlere amatör balıkçıları ve bölgedeki vatandaşların katılımı ile bırakılmıştır.
İç Sulardaki su ürünleri popülasyonunun artırılması amacıyla her yıl düzenli olarak yapılan balıklandırma çalışmaları kapsamında Samsundaki göl, gölet ve barajlara bu sene önceki yıllara nazaran rekor düzeyde toplam 1.600.000 bin yavru sazan balığı bırakıldı.
Göl ve Göletlerimizin balıklandırılması sırasında değerlendirmelerde bulunan Samsun İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam yaptığı açıklamada; projenin, su kaynaklarının korunarak su ürünlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması, iç sulardaki su ürünleri stoklarının takviyesi amatör balıkçılık turizmine katkı sağlamasının hedeflendiği ve gelecek nesillere aktarılması hedefiyle göl, gölet ve barajlarda yürütüldüğünü söyledi.
Akarsu ve göletlerdeki balık varlığının devamlılığının sağlanabilmesinin büyük önem taşıdığını vurgulayan İl Müdürü İbrahim Sağlam, balıklandırma çalışmalarıyla gölet ve akarsulardaki mevcut balık varlığının korunması, ekonomik değeri yüksek balık ürünlerinin artırılması ve vatandaşların hayvansal protein ihtiyaçlarının karşılanmasının hedeflendiğini söyledi.
Ortalama 3-5 gram ağırlığındaki sazan yavrularının 3-4 yıl sonra avlanabilir asgari boy olan 40-50 cm’ye ulaşacağını belirten İl Müdürü Sağlam, balıklandırma çalışmalarında özellikle amatör balıkçıların avcılıkta yararlanabileceği su kaynaklarını tercih ettiklerini kaydederek, “Su kaynaklarının kirletilmemesi ve suyun tasarruflu kullanılmasının yanı sıra avcılıkta belirlenen yasak ve sınırlamalara titizlikle uyulması, sularımızdaki doğal yaşamın devamlılığı ve sürdürülebilirliği açısından çok önemlidir” dedi.