Sefa Zor: Memurların isteklerinden oluşan 44 maddenin toplu sözleşmede uygulanmasını istiyoruz

Memur ve emeklisinin Ağustos ayında yapılacak toplu sözleşmeyi beklediklerini belirten Sefa Zor, bu nedenle sözleşmeye imza koyacak yetkili sendikalar ile hükümetin memurlara, öğretmenlere kulak vermeleri gerektiğini söyledi.

Aktif Eğitim-Sen genel merkezine yurdun dört bir yanından özellikle öğretmenlerden gelen talepleri paylaşan Aktif Eğitimciler Sendikası (Aktif Eğitim-Sen)Samsun Şube Başkanı Sefa Zor, toplamda 44 maddeden oluşan söz konusu taleplerin takipçisi olacaklarını söyledi.

Sefa Zor memurlardan gelen talepleri şöyle sıraladı:   “Kamu çalışanına;2016 yılı için yüzde 10+10+enflasyon farkı ve 2017 yılı için yüzde10+10+enflasyon farkı verilmelidir. Doğum sonrası aylıksız izin kullanan kadın memurların maaşları (iki yıla kadar)iki bölü bir oranında ödenmelidir. 657'nin 202. Maddesindeki  ‘herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan eşi için 1500 ibaresi 3 bin 500’ olarak değiştirilmelidir. Çocuk yardımının arttırılması için yine 657'nin 202.Maddesi ‘çocuklardan her biri için de 250 ibaresi 750 olarak değiştirilmelidir.  657’nin 208.Maddesindeki en yüksek devlet memuru aylığının 4 katı tutarında ölüm yardımı ödeneği verilir’ ibaresiyle ölüm yardımı ödeneği arttırılmalıdır. Memur maaşını oluşturan bütün kalemler ile ek ödeme, ek ders gibi tüm ödemelerin emekli keseneğine dâhil edilmelidir. Yılda iki kez dini bayramlar öncesinde tüm memurlara ‘Bayram İkramiyesi’ ödenmelidir.  Memur maaşlarına uygulanan vergi dilimi yüzde 15’e sabitlenmelidir. Öğrenimlerine devam edemeyen, çalışmayan gençler için Genel Sağlık Sigortası Primi uygulamasında 18 yaş sınırı 25 olarak değiştirilmelidir.  Doğum yapan kadın memura doğumdan önce 2 ay, doğumdan sonra 6 ay olmak üzere toplamda 8 ay analık izni verilmelidir. Kamu ve eğitim çalışanları için de günlük öğle yemeği gider desteği sağlanmalıdır. Eğitim kurumlarında görevli olan yönetici ve öğretmenlere fiili olarak nöbet tuttuğu günlerde ilave 6 saat ek ders ücreti ödenmelidir. Alan ayrımı yapılmaksızın tüm öğretmenlerin aylık karşılığı girecekleri ders saati 15 saat olarak belirlenmelidir. Branş öğretmenleri 40 saate kadar fiilen derse girebilmelidir. Eğitim Kurumu yöneticilerinin, ders niteliğindeki yönetim görevleri karşılığında ödenen ek ders saatleri eşitlenmelidir. 657’nin 176.Madesindeki gösterge rakamları ‘gündüz için 280,gece/hafta sonu için 300’ şeklinde değiştirilerek ek ders ücretleri arttırılmalıdır. 657’nin 176.madesindeki gösterge rakamları ‘gündüz için 280, gece hafta sonu için 300 olarak değiştirilerek ek ders ücretleri arttırılmalıdır. Mesleki açık öğretim lisesinde görevli olan ve yüz yüze eğitim derslerine giren öğretmenlerin ek ders ücretleri yüzde 100 artırılmalıdır. Sınav görevi karşılığı ödenen ek ders saat sayısı (en az 10 saat olacak şekilde) arttırılmalıdır. Öğretmenlerin okula gelmedikleri günler için sadece o güne ait ek ders ücretleri kesilmelidir. Eğitim öğretim hizmetleri sınıfı için ek ödeme oranı yüzde 100 artırılmalıdır. İHL meslek dersi öğretmenlerinin mesleki uygulama görevlerine ders dışı eğitim çalışmaları kapsamında ek ders ücreti ödenmelidir. Kalkınmada öncelikli ve zorunlu hizmet bölgelerinde çalışan eğitim çalışanlarına vergiden muaf ek ödemeler yapılmalıdır. Doğal afet halinde kalkınmada öncelikli zorunlu bölgelerde eğitim çalışanlarına bir defaya mahsus bir maaş tutarında ikramiye verilmelidir. Eğitim çalışanları belediye araçlarından ücretsiz yararlanmalıdır. Servis tahsis edilmeyen ya da belediye araçlarından ücretsiz yararlanma olanağı sağlanmayan yerlerde yol ücreti ödenmelidir. Pansiyonlu okullarda görevli bütün personel yemekten faydalanmalıdır.  Pansiyonlu okullarda belleticilik görev ücretleri 6 saat, nöbetçi belleticilik ücretleri 10 saat olarak değiştirilmelidir. Eğitim-öğretime hazırlık ödeneği MEB'de görevli tüm personele ödenmelidir.  Ek ders ücretlerinin kesilmediği hallere dini bayramlar, resmi ve idari tatiller de eklenmelidir. Toplam ek dersleri için Yüksek lisans yapanlara yüzde 25, doktora yapanlara yüzde 40 ek dersleri zamlı ödenmelidir. Öğretmenlik kariyer basamakları sınavı üç yılı geçmeyecek şekilde yenilenmelidir. MEB'de görevli öğretmenlerden yüksek lisans yapmışlara uzman öğretmenlik, doktorasını tamamlamışlara başöğretmenlik sınavsız olarak verilmelidir. Öğretmenlerin ek göstergeleri 3600'e çıkarılmalıdır. Köyde çalışıp barınma sorunu olan öğretmenlere yol ücreti verilmelidir. MEB Personeline Başarı, Üstün Başarı Belgesi ve Ödül Verilmesine Dair Yönergenin İl, İlçe ve Merkezi Değerlendirme Komisisyonlarına sendika temsilcisi eklenmelidir. Özellikle dezavantajlı bölgelerde görev yapan öğretmenler için konut/lojman imkânı sağlanmalıdır. Mazeret izinlerinde öğretmenlerle ilgili olarak 657-104.md-C- den ‘’öğretmenler hariç olmak üzere ibaresi‘’ çıkartılmalıdır. Mazeret izinlerinde öğretmenlerle ilgili olarak 657’nin 104.Maddesi  ‘on güne kadar’ ibaresi ‘yirmi güne kadar’ şeklinde değiştirilmelidir. Okul öncesinde etkinlik saatleri 40 dakikaya düşürülmeli ve Okul Öncesi Öğretmenleri de teneffüs yapabilmelidir.  Öğretmenlere kılık kıyafet serbestliği getirilmelidir. Öğretmenler tüm müze ve ören yerlerine ücretsiz girmelidir. Eğitim kurumlarında, eğitim bölgelerinde eğitim çalışanlarının okul çağına gelmemiş çocukları için çocuk bakım odaları açılmalıdır. Sendika üyeliğinin kazanılması ve üyeliğin sona ermesi iş ve işlemleri e-devlet kapısından yapılabilmelidir. MEB'ce yapılan sınavlarla ilgili oluşturulan komisyonlarda il ve ilçe sendika temsilcileri de yer almalıdır.”

bir önceki toplu görüşmelerden memurların ve öğretmenlerin zararla çıktığını ancak, aynı görüşmeleri yapan sendikadan bir milletvekili çıktığını hatırlatan Zor,  yetkili sendikanın çalışanın yanında ve taleplerinin karşılanması yönünde olması, başka hesaplar yapmaması gerektiğini söyledi.  Her öğretmenler gününde hükümet yetkililerinin öğretmenleri öğretmenlik için kutsal meslek diyerek övdüklerini sözlerine ekleyen Sefa Zor, “Ama bu kutsal mesleği icra edenlere değer vermedikleri gibi özlük haklarındaki iyileştirmeler konusu sorulduğunda ‘çalışmalarımız devam ediyor’ diyerek öğretmenlerimizi oyaladıklarını, önem vermediklerini  görüyoruz.  Osmanlı Devleti´nin kurucusu Osman Bey´e Şeyh Edebali´nin öğütlediği ve günümüz devlet büyüklerimizin de çok defa söylediği ‘İnsan´ı yaşat ki devlet yaşasın’ sözünü hatırlatarak yetkilileri, nesilleri yetiştiren öğretmenlerimize hak ettikleri değeri vermeye ve bu değeri sözde bırakmamaya davet ediyorum.” diye konuştu.