AK Parti Samsun 59. İl Danışma Meclisi Toplantısı Gerçekleştirildi

TAKİP ET

AK Parti Samsun İl Başkanlığı 59. İl Danışma Meclis Toplantısını yoğun bir katılım ile gerçekleştirdi. Toplantının açılış bölümünde İl Başkanı Fuat Köktaş'a atfen yapılan ailesi, dostları, ilçe başkanları, belediye başkanları, iş ve siyaset alanında birlikte çalışma imkanı bulan arkadaşları tarafından çekilen kısa flim duygu dolu anlar yaşanmasına sebep oldu.

1 Şubat 2015 tarihinde yapılacak olan AK Parti Samsun İl Başkanlığı 5. Olağan Konrgresi'nde görevi devir edecek olan İl Başkanı Fuat Köktaş, son İl Danışma Meclisi Toplantısına başkanlık etti.
Toplantının açılış bölümünde gösterilen kısa flim duygu dolu anlar yaşanmasına sebep oldu.
Toplantıya Başkan Köktaş'ın eşi Nimet Köktaş, AK Parti Samsun Milletvekili Ahmet Yeni, İlçe Başkanları ve yönetim kurulu üyeleri, İlçe Belediye Başkanları ve belediye meclis üyeleri, İl ve İlçe Kadın ve Gençlik Kolları Başkanları ve Yönetimleri ve teşkilat üyeleri katıldı.
1 Şubat tarihinde yapılacak olan 5. Olağan Kongre sonrası İl Başkanlığı görevini devir edecek olan İl Başkanı Fuat Köktaş'a, İlçe Başkanları adına Ladik İlçe Başkanı Fikret Baştan, Kadın Teşkilatları adına İl Kadın Kolları Başkanı Nurhan Yapıcı Özel, Gençlik Teşkilatları adına İl Gençlik Kolları Başkanı Caner Göktepe ve İl Yönetimi Adına İl Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı Alaettin Bayrak hediye takdim ettiler.
Hediye takdim töreninde duygulu anlarda yaşandı.
Tüm teşkilat mensuplarına teşekkür eden İl Başkanı Fuat Köktaş, "sizlerle çalışmaktan, bir arada olmaktan onur ve gurur duymaktayım. Bu mutluluğu bana yaşattığınız için sizlere saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum" dedi.
İl Başkan Adayı Muharrem Göksel ise kısa bir teşekkür konuşması yaptı. Gerçekleştiriceğimiz kongremizin ardından birlik ve beraberlik içinde tüm teşkilatlarımızı kucaklayarak şuan ki mevcut yönetimimizin göstermiş olduğu başarılara, başarı katarak alacağımız bayrağı dahada yukarıya taşımak için çok çalışacağız dedi.
İl Başkanı Fuat Köktaş'ın Danışma Meclisi Toplantısında yaptığı konuşması; "14 Ağustos'tan itibaren içerisinde parti üyesi, Yönetim Kurulu Üyesi, Başkan olarak bulunmaktan onur duyduğum AK Parti ailesinin her bir ferdini en kalbi duygularımla, kelamların en güzeli ile selamlıyorum.
Selâmünaleyküm...
AK Parti'nin kuruluşundan itibaren gönül verenlere selam olsun..                                                                                 
Üye olarak sahiplenen partililerimize selam olsun..
Sandık yönetimlerinde görev alan kardeşlerimize selam olsun..
Sandık Kurullarında görev alanlara selam olsun..
Mahalle yönetim kurullarında görev alanlara selam olsun..
Kadın Kollarının, ilçe ve il yönetimlerinde görev alanlara selam olsun..
Gençlik Kollarının, ilçe ve il yönetimlerinde görev alanlara selam olsun..
Ana kademe ilçe ve il teşkilatlarında görev alanlara selam olsun..
Seçilerek hizmet eden İl Genel Meclis üyelerimize, Belediye Meclis Üyelerimize selam olsun..
Belediye Başkanlarımıza selam olsun..
Eski, yeni milletvekillerimize selam olsun..
Eski, Yeni bakanlarımıza selam olsun..                    
AK Parti kurucularına selam olsun..
Yeni Türkiye'nin yeni Başbakanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu'na selam olsun..
Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak, sessiz çoğunluğun sesi, kimsesizlerin kimsesi, yakın ışıkları Türkiye aydınlansın, bizim biri bayramlık diğeri idamlık 2 gömleğimiz var diyerek yola çıkan, bizlere aziz milletimize hizmet etme şansını veren 12. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a selam olsun..
İnsanlık tarihinde çok önemli kutlu yürüyüşler vardır. İşte bizim yürüyüşümüz de en son kutlu yürüyüştür.
Bizlere bu yürüyüşü, insanlığa, ülkemize hizmet etmeyi nasip eden Allah'ımıza binlerce şükürler olsun.
Biz ulu Çınarız, kökümüz derinliklerdedir. Kökü derinliklerde olmayan ayakta kalamaz.
Farklı partilere oy veren vatandaşlarımızla, o parti yöneticilerini bir tutmadık, tutmayacağız.
Asrın projelerini birlikte gerçekleştirdik, gerçekleştirmeye devam edeceğiz.
Yalan ve yanlışlar doğrulardan çok daha hızlı yayılır. Doğruları anlatmak için daha çok çalışacağız.
Yeni zaferlere daha çok imza atacağız.
Siyasetin iki çizgisi vardır.                                                    
İktisadi-siyasi elitlerin çizgisi olan, halka güvenmeyen, milletin değerleri, inançları ile kavgalı statükocu, vesayetçi anlayış ve paralel yapı ile daha çok mücadele edeceğiz.
Milletin çizgisi, milletin içinden çıkan, halkın tercih ve taleplerine güvenen, medeniyet değerlerine saygılı, değişimci, dönüşümcü olan milletin çizgisine daha çok sahip çıkacağız.   
Biz milleti misyon ve vizyonla en önemlisi tevhit akidesi ile tanımalıyız.
Nereye gidiyoruz...
Yeni Türkiye, Güçlü ve Büyük Türkiye, Öncü Türkiye...
İdare ettiğimiz herkesle temasla halinde olmalıyız.
İddia sahibi, bilgi sahibi, gönül sahibi, olmalıyız.
Haddi çalışma değil, sathi çalışma yapacağız, sathi tüm dünyadır.                                                                 
Siyaset halkın ortak taleplerine cevap vermektir. Devlet hem kudretli, hem şefkatli olmalı, şefkatli olmayıp kuvvetli olan devlet ve idarecileri zalimdir.
Şefkatli olup kuvvetli olmayan devlet ve idarecileri acizdir.
Silah ve şiddet, davasından kuşku duyanların işidir.
Biz zafere inandık, hedefe ulaşan yola inandık, hedefe ulaşmak ise Allah'ın takdiridir.
AK Parti'den önce Refah ve Fazilet Partisi'nde köy temsilciliği, İlçe Yönetim Kurulu Üyeliği, İl Başkan Yardımcılığı ve MGV Şube Başkanlığı ve İl Yönetim Kurucu Üyeliği ile başladığım siyasi hayatım da Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyeliği, Komite Başkanlığı, Dernek Kuruculuğu ve başkanlığı ile devam ettim.             14 Ağustos 2001 tarihinde AK Parti'nin kuruluşunda Kurucu Genel Başkanımız, 12. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın parti tüzüğü ve programını açıklamasında o salonda bulunan bir kardeşiniz olarak o güne şahitlik etme fırsatını Yüce Rabbim bana nasip etti.
AK Parti Samsun İl Teşkilatı ve İlçe Teşkilatlarının kuruluşunda aktif görev aldım.                                     
Kurucular listesinde yer alarak Kurucu İl Başkanımız Mustafa Demir'in istifa etmesiyle 2002 Temmuz'da İl Başkanı Oldum.
1. Olağan İl Kongresi'nde teşkilatlarımız teveccüh göstererek tekrar il başkanı olarak devam ettim.
2006 yılında yapılan 2. Olağan kongrede ise 16 oy ile seçimi kaybederek görevimden ayrıldım.              
Bu zaman zarfında şehrimizin iktisadi projelerinin hayata geçirilmesinde komitelerde aktif görevler aldım.
Bir dönem siyaset kademelerinde yer almasam da davet edildiğim toplantılara, programlara katılım sağlamaya gayret gösterdim.
Bu zaman zarfında Samsun siyasetine yük olmaya başlayan ve mutlaka el atılması gereken bir yer olarak görülen, şehrin üst kimliği, marka değeri yüksek olan Samsunspor kamu yararına derneğinde de o günkü grup başkan vekilimiz Suat Kılıç, Valimiz, Ticaret Odası Başkanımız, Esnaf Odaları ve spor camiasının baskısı ile daha önceden 2 kongre yapılan ama başkan çıkmayan Samsunspor'a kongreye 2 gün kala aday oldum ve başkanlığa geldim.
İyiki de gelmişim.                                                        
24 Haziran 2012'de yapılan 4. Olağan Kongrede başta teşkilatlarımız olmak üzere Samsun kamuoyun baskısı ile kongreye son 3 gün kala aday oldum. Teşkilatlarımızın teveccühü ve tercihi ile toplam 3 adaylı yarıştığımız kongreden yönetim kurulumuz, İl yönetimine layık görüldük. Bu anlamda bizlere gösterilen destekten ötürü teşkilatlarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum.
27 Haziran 2012 mazbata alış tarihimizin hemen ardından işe koyulduk, tebrikleri dahi kabul etme fırsatımız olmadı. Çünkü; yapacak hem çok iş vardı, hem de 3 Temmuz da büyük sel felaketi ile karşı karşıya kaldık.
Teşkilat rehavet içindeydi, yönetim toplantısı yeterli değil, çoğu yerlerde yürütme yok, gündem yok, ilçe danışma toplantısı yok, İl danışma yok, İl Özel İdarede koordinasyon yok, Kurumlarda teşkilatın itibarı yoktu. İl Binası ihtiyaca cevap vermiyordu.     
Yani nereye elimizi atsak, elimizde kalan bir teşkilatı devir aldık.
Hamd olsun, İl Yönetim Kurulu Üyesi arkadaşlarımızın özverili çalışmasıyla, teşkilatlarımıza gösterdiğimiz yön ve istikametle kısa süre içinde teşkilat kimliğimize kavuştuk.
Öncelikle partimizin kurumsal kimliğine yakışır bir il binasını kısa bir süre içinde hizmete açtık.
Bizden önceki dönemde var olan fakat satılan minibüs’ün yerine önce yeni bir minibüs sonrasında da il başkanlığımız için büyük prestij olan itibar kazandıran 30 Mart ve 10 Ağustos seçimlerinde, hatta genel merkezimiz tarafından talep edilen ve  Ağrı’da tekrarlanan 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kullanılan seçim otobüsümüzü partimize kazandırdık.
Teşkilatçılık adına ne  yapılması gerekiyorsa tüm çalışmaları gerçekleştirdik.                                            
Bu süreçler içinde "bu kadar toplantı olur mu?", "bu kadar il ve ilçe danışma olurmu?" diyen tatlı eleştirileri de maruz kaldık.
Şehrimizin iktisadi, ekonomik, sosyal gibi her alanda bütün projelerinin hayata geçebilmesi için, bakanlarımızla, milletvekillerimizle, belediye başkanlarımızla, teşkilatlarımızın tüm kademeleri ile gayretli çalışmalar içerisinde olduk.                             
İlçelerimizin su, yol, elektrik gibi sorunları başta olmak üzere bütün problemlerinin çözülmesinde gayret gösterdik.
Bizler bu hizmetleri yaparken asla oy kaygısı ya da bize oy verdi-vermediye bakmaksızın adaletli ve eşit şekilde yapılmasına büyük önem gösterdik.
Kurumlarla hep diyalog içinde hep yapıcı yaklaşımlar içinde olarak ta bu süreci takip ettik.
Teşkilatlarımıza bir kimlik, bir duruş kazandırdık, siyasetin ne için yapıldığını bizim buralarda olma nedenlerimizin neler olduğunu hep anlatmaya gayret gösterdik
30 Mart yerel seçimlerine, 1,5 yıl kaldığı zaman içinde bütün arkadaşlarımızı seçimlere konsantre ettik.   
Seçimleri hedef gösterdik, 30 Mart seçimlerinin, 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giden bir yol olduğunu anlatmaya çalıştık.
Bu anlamda Sandık yönetim kurullarımızı, mahalle yönetim kurullarını yeniden dizayn ettik.
Bu kurulların ne demek olduğunu, ne anlama geldiğini anlattık.
Gençlik ve Kadın Kollarımızı teşkilatın asıl unsuru olarak yönlendirmeye, eğitmeye, bilgilendirmeye gayret gösterdik.
Sonuç itibariyle yerel de başta Büyükşehir Belediye Başkanımız sayın Yusuf Ziya Yılmaz olmak üzere 2012'den itibaren halkla bütünleşme adına her ilçede büyük meydan iftarları düzenleyerek bütün ilçeleri seçim havasına sokmaya, seçimlere motive etmeye ve AK Partili bir belediyenin ancak bu ilçelere hizmet edebileceği kanaatini yaymaya gayret gösterdik.      
Bu çalışmaları yaparken burada bir takım oyunu hamd olsun başarıyla oynadık.
Gezi olayları sonrası 22 Haziran tarihinde sayın Genel Başkanımıza, Başbakanımıza destek amaçlı, Türkiye'de belirli sayıda illerde yapılan mitingi organize ettik.
O gün, her ilde güvenilipte yapılamayan fakat çok ihtiyaç duyulan mitingi Samsun'da teşkilatlarımızla birlikte hamd olsun başarıyla gerçekleştirdik.            23
17 Aralık tarihinden sonra Başbakanımızın Samsun- Çarşamba havalimanının kullandığı o süreç içinde, orada kamuoyu ile paylaşmadan, bunu ilan etmeden mini bir miting düzenleyerek, sayın Genel Başkanımızın, Başbakanımızın ilk mesajlarını Samsun'dan vermesini, süreç ile ilgili açıklamalar yapmasını temin ettik, o şartları yine teşkilatımız ile birlikte bizler hazırladık.                                             24
Sonuç itibariyle, 30 Mart seçimlerinin hazırlıklarına tamamen başladığımızda, her şeyi ince ayrıntılarına kadar hesap ederek, bütün teşkilatlarımızı organize ederek, "aman şunuda yapmazsak bir taraf eksik kalır, seçimi kaybederiz" düşüncesiyle gecemizi, gündüzümüze kattık.
Gündüz sahalarda, arazide dolaştık, akşam mutfağımızda bir sonraki günlerin, haftaların programlarını yaptık.                                                    
Onu yaparken sokağın nabzını da ciddi bir şekilde tutmaya gayret gösterdik.
Adayların durumu, seçmen hareketleri nasıl oluyor, nasıl değişiyor, hangi bölgeden biz nasıl destek alıyoruz, hangi bölgeden nasıl destek almıyoruz diyeilçe-ilçe, mahalle - mahalle, sokak - sokak yaptığımız anketlerle bunu ortaya çıkarttık.
Bunlar seçimin görünmeyen gizli yönleriydi.                                 
Seçimin sadece meydanla çıkıp insanlara karanfil vermek, insanların elini sıkmak, insanlara hal hatır sormaktan ibaret olmadığı bilinci ile hareket ettik.
İnce eleyip sık dokuduğumuz bir seçim sonrasında teşkilatlarımızın da moral ve motivasyonu çalışma arzusu, kazanma istekleri en üst seviyede olması neticesinde hamd olsun 17 ilçenin 16’sını kazanmasını teşkilatlarımız ile başardık.
Ben bu arazi çalışmasını büyük bir titizlikle yürüten ve bizi 0.5 puan dahi yanıltmayan, bütün ulusal anket firmalarını dahi şoke edecek, onların bile ulaşamadığı sonuçlara bizi ulaştıran, parti teşkilatlarında yer almasa da her zaman yanımızda yer alan Neşet Alper kardeşime de buradan teşekkür ediyorum.
30 Mart seçimleri bitti ama bizim asıl görevimiz vardı.                                                                                  
Bu da 10 Ağustosta aziz milletimizin seçeceği ilk Cumhurbaşkanlığı seçimiydi. Yine teşkilatlar olarak seçime motive olmamız gerekiyordu.
30 Mart seçimlerinin rehavetinden kurtulup hemen o seçime hazırlık yapmamız gerekiyordu.
Bunu da temin ederek, 30 Martta yaşanan bütün olumsuz şartlara rağmen çalışmalarımızı devam ettirdik.
Gerek yönetimlerimizle, teşkilatlarımızla, bir bütün halinde bu süreci de hamd olsun başardık.
Cumhurun başını milletimiz seçerek Çankaya köşküne şimdi de AK Saray'a taşımış oldu.
Ben 2,5 yılda, 2 seçimin ve 5 mitingin başarıyla gerçekleştirilmesinde emeği geçen herkese ayrı ayrı bir kez daha teşekkür ediyorum.
Bu bir ekip hareketidir, bu bir birlikte çalışma, birbirini anlama, birbiriyle dayanışma hareketinin zaferidir.
Şuan itibariyle 5. Olağan Kongre süreçlerimizi tamamlamamıza az bir zaman kaldı.
İlçe kongrelerimizi, ilçe Kadın ve Gençlik Kolları kongrelerimizi tamamladık.
1 Şubatta yapacağımız İl Başkanlığı kongremizin ardından Kadın ve Gençlik Kollarımızın İl Kongrelerini de gerçekleştireceğiz.
Biz kongrelerimizde bir kardeşlik tablosu, dayanışma, paylaşma sergiliyoruz, hoşgörü ve demokrasi dersi veriyoruz.
Bayram havasında büyük bir coşku içinde geçen kongrelerimizi kıskananlar var.
AK Parti'nin kongrelerine bakanlar, salonlarımızda ki kalabalığı birlik ve beraberlik örneğini gören diğer siyasi partiler bunu kıskanıyor.
Çünkü bizim gençlik, kadın kolları kongrelerimizde salonlar hınca hınç doluyor, kendileri  bırakın gençlik ve kadın kollarını, il ve ilçe kongrelerinde yeteri kadar partiliyi toplayamıyor, hiçbir heyecan sergileyemiyorlar, sandalyeler ve koltuklar havada uçuşuyor.                                                                     Çünkü makam peşinde olanlar fikirlerini değil, yumruklarını konuşturur.
Bir dava peşinde olanlar ise fikirlerini konuşturur.
Biz bir dava peşindeyiz.
Biz millete hizmet etme davasının peşindeyiz. Bunun mücadelesini veriyoruz.
Biz makam kapma yarışı değil, hizmette bayrak yarışı yapıyoruz.
Biz 'Kim var-' denildiğinde, üstadın ifadesiyle sağına soluna bakmadan 'ben' varım diyerek öne atılan, dava aşkı ile yanıp tutuşan, yaz-kış, yağmur-çamur, gece -gündüz demeden çalışan gençlerle, kadınlarla, tüm yol arkadaşlarımızla büyük Türkiye'nin, Yeni Türkiye'nin, 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşma mücadelesini veriyoruz.
Bizim yol arkadaşımız, bizzat ve bizzat milletin ta kendisidir.
Biz seçkinlerle, belli sınıflarla, zümrelerle değil, bizatihi milletimizle yürüyoruz."

Toplantı çekilen hatıra fotoğrafları ve yemek programı ile sona erdi.

AK Parti Samsun