Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, British Council ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) iş birliğiyle düzenlenen II. Birleşik Krallık-Türkiye Yükseköğretim Diyaloğu’na davetli konuşmacı olarak katıldı ve Samsun Üniversitesinin Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) ile uyumlu uluslararasılaşma yaklaşımını katılımcılarla paylaştı. İTÜ Ayazağa Kampüsü'nde gerçekleşen forumda, yükseköğretimde uluslararasılaşma alanında politika yapıcıları, akademisyenler ve uzmanlar bir araya geldi. Etkinlikte üniversiteler arası ortaklıkların SKH’ler doğrultusunda nasıl şekillenebileceği, bu iş birliklerinin müfredata, araştırmaya ve akademik hareketliliğe etkileri detaylı oturumlarla ele alındı. Gün boyu süren panel tartışmaları, networking araları ve yüksek lisans öğrenci buluşması ile katılımcı üniversiteler arasında yeni iş birliği imkanlarının zemini de hazırlandı.
Rektörümüzün Forum Oturumundaki Değerlendirmeleri
Rektör Prof. Dr. Mahmut Aydın, forum kapsamında düzenlenen “Küresel Aktörler Olarak Üniversiteler: SKH Odaklı Uluslararasılaşma Üzerine Liderlik Perspektifleri” başlıklı panelde konuşmacı olarak yer aldı. Panelin ana teması, küresel hedeflerin ilerletilmesinde yükseköğretim kurumlarının stratejik rolü ile üniversitelerin SKH odaklı uluslararasılaşmayı nasıl şekillendirdiğine odaklandı. Moderatörlüğünü British Council Eğitim Direktörü Ayşen Güven MBE’nin yaptığı panelde Rektörümüzün yanı sıra İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Mandal, TED Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oya Güneri ve University of Worcester Uluslararası İlişkiler Rektör Yardımcısı Nick Slade yer aldı.
Panelde, “Üniversitenizin SKH'lerle uyumlu uluslararasılaşma yaklaşımı nasıl şekilleniyor?” sorusuna Rektör Aydın şu yanıtı verdi: "Üniversitemizde SKH'lerle uyumlu uluslararasılaşma şunu ifade ediyor: Dünyayla sadece iş birliği yapmak için değil, hem küresel hem de kendi topluluğumuzda gerçek, olumlu değişiklik yaratmak için bağlantı kuruyoruz. Bu sadece 'uluslararası' olmak değil, amaçlı bir şekilde uluslararası olmaktır."
Bu yaklaşımı hayata geçirmek için hangi stratejileri uyguluyorsunuz? sorusuna Rektör Aydın üç temel yaklaşımla cevap verdi:
Samsun Üniversitesi’nde SKH (Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri) uyumlu uluslararasılaşma bizim için şunu ifade ediyor: Dünyayla yalnızca iş birliği kurmak için değil, hem küresel ölçekte hem de kendi toplumumuzda gerçek ve olumlu bir değişim yaratmak amacıyla bağlantı kuruyoruz. Sadece “uluslararası” olmak değil, amaç odaklı uluslararası olmak önemli. Küresel ortaklıklarımızı; iklim değişikliği, sağlık, eğitim ve eşitsizlik gibi büyük sorunları çözmek için kullanıyoruz ve bu çözümler aynı zamanda bölgemize de fayda sağlıyor.
Bu vizyon stratejimizi üç temel başlıkta şekillendiriyor:
1. Küresel Etki İçin Araştırma
Gerçek dünya sorunlarını hedef alan araştırmalara odaklanıyoruz. Elektrikli araçlar için yeni temiz enerji sistemlerinin tasarımı (SKH 13 ve 7), yapay zekâ destekli kanser teşhisi geliştirme (SKH 3), sanayi inovasyonunu artırma (SKH 9) gibi konular bunlardan bazıları. Bir örnek vermek gerekirse: Öğrencilerimiz, akademik kadromuzun desteğiyle TÜBİTAK destekli araştırmalarda aktif yer alıyor. Son yıllarda Türkiye'de öğrenci araştırma hibelerinde en üst sıralarda yer alan üniversitelerden biriyiz. Bu sadece bir istatistik değil. Bu, birlikte çözüm üretme kültürüdür.
2. Küresel Vicdanla Eğitim
Öğrencilerimize yalnızca öğrenmeyi değil, önemsemeyi de öğretiyoruz. Uygulamalı araştırmalar ve SKH temalı etkin katılımlar sayesinde öğrencilerimiz barışı, eşitliği ve adaleti teşvik edecek beceriler kazanıyor (SKH 4 ve 16). Yalnızca mezun değil, değişim yaratan bireyler yetiştiriyoruz. Öğrencilerin gerçekleştirdiği her proje, daha sürdürülebilir bir dünya için atılmış küçük ama etkili bir adımdır.
3. Küresel Ağlar, Yerel Kökler
Uluslararası ortaklıklarımızı seçerken şu soruyu soruyoruz: Bu iş birliği bölgemize nasıl katkı sağlar? Örneğin, iklim dostu sanayi ve yeşil teknoloji üzerine yürütülen ortak projeler, yerel ihtiyaçları karşılamakla birlikte küresel hedeflerle de örtüşmektedir (SKH 8, 9 ve 11). Bu durumu şöyle tanımlıyoruz: Bir ağaç dikmek gibi. Küresel bilgi birikimi güneş ve yağmur gibi destek sunar ama kökler yerel toprağa derinlemesine uzanmalıdır. Ortaklıklarımız tabandan yukarıya doğru büyür. Köklü, anlamlı ve dirençlidir. Kısacası, SKH uyumlu uluslararasılaşma bizim için yan bir faaliyet değil. Yaptığımız her işin merkezindedir. Dünyayla sadece fikir alışverişi için değil, ortak çözümler üretmek için bağ kuruyoruz. Ve bunu öğrencilerimizle, akademik personelimizle ve iş birliği yaptığımız kurumlarla birlikte yapıyoruz.
Üniversitemizde sıkça söylediğimiz gibi:
“Küresel amaç için. Yerel etki için.”
Panelin devamında “Küresel katılım ile yerel anlam arasında dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?” sorusu yöneltildiğinde Rektör Aydın şu açıklamalarda bulundu: “Bu önemli soru için teşekkür ederim. Samsun Üniversitesi’nde biz küresel ile yereli iki ayrı kavram olarak değil, aynı madalyonun iki yüzü olarak görüyoruz. Uluslararası ortaklarla çalışırken kendimize şu iki soruyu sorarız: “Bu iş birliği yerel topluluklarımıza nasıl fayda sağlar? Ve aynı zamanda: Yerel çözümlerimiz, küresel hedeflere özellikle Birleşmiş Milletler SKH’lerine nasıl katkı sunabilir? Örneğin; elektrikli araçlar için temiz enerji sistemleri (SKH 7), kanserin erken teşhisi için yapay zekâ araçları (SKH 3) ve yerel okullarda su ve sanitasyon projeleri (SKH 6) üzerine çalışıyoruz. Bu projeler, iklim eylemi (SKH 13), sağlık (SKH 3) ve temiz suya erişim (SKH 6) gibi küresel hedeflere hizmet ederken aynı zamanda bölgemizin acil ihtiyaçlarını da karşılamaktadır. Bizim için bu denge, küresel etkimizi artırırken yerel köklerimizi korumak anlamına gelir. Sürdürülebilir kampüs vizyonumuz doğrultusunda, dönüşüm projelerinde çevre dostu, ekonomik ve kültürel olarak duyarlı bir yaklaşımı benimsiyoruz. Mimarlık ve Tasarım Fakültemiz öncülüğünde, Ballıca Kampüsü’nde kullanılmayan uçak hangarlarını; fakülteler, laboratuvarlar ve atölyeler için açık mekânlı, disiplinler arası etkileşimi teşvik eden modern yapılara dönüştürdük. Bu mimari ve eğitimsel dönüşüm; SKH 11 (Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar), SKH 9 (Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı) ve SKH 4 (Nitelikli Eğitim) hedeflerine hizmet etmektedir. Aynı zamanda geçmişin hafızasını geleceğe taşımaktadır. Bizim için bu da bir ağaç gibi: Kökleri yerel toprağa derinlemesine inmeyen bir ağacın dalları küresel gökyüzüne uzanamaz. Küreselleşmeyi sadece dışa açılmak değil, içe dönüp yereli anlamak olarak görüyoruz.”
Ardından yöneltilen “Bu küresel-yerel dengeyi korurken karşılaşılan bazı zorluklar veya fırsatlar nelerdir?” sorusuna ise Rektörümüz şu şekilde cevap verdi: “En büyük fırsatlardan biri bizzat SKH’lerdir. Çünkü bu hedefler bizlere ortak bir dil sunar. İşaret dili tanıma için yapay zekâ sistemleri geliştirmekten, hava riski analizine yönelik akıllı araçlara kadar birçok alanda küresel bir çabanın parçası olduğumuzu biliyoruz. Ancak en büyük zorluk ise esnek kalabilmektir. Küresel takvimler veya politikalar her zaman yerel gerçeklerle örtüşmeyebilir. Finansman veya siyasi destek de zamanla değişebilir. Ben bunu yelkenliyle seyahat etmeye benzetiyorum: Bir yönümüz var, küresel hedefler, ama yine de yerel rüzgarları ve suları iyi okumamız gerekir. Bu yüzden yerel topluluklarımızı dinliyoruz, yerel paydaşları sürecin en başında dahil ediyoruz ve projelerimizi gerektiğinde uyarlanabilir şekilde tasarlıyoruz. Sonuç olarak, küresel-yerel dengesini sağlamak bir görev değil, bir zihniyet meselesidir. Bu zihniyet, iş birliklerimizi anlamlı ve güçlü kılar.”
Rektör Aydın’a yöneltilen son soru, “Yükseköğretim liderlerine SKH’leri kurumsal stratejiye entegre etmek için ne önerirsiniz?” oldu. Rektör Aydın bu soruya şu şekilde yanıt verdi: “Bu güzel soru için çok teşekkür ederim. Eğer tek bir öneri verecek olsam, şunu söylerdim:
SKH’leri ekstra bir görev gibi değil, bir pusula gibi düşünün. Uluslararası neden ortaklık kurduğunuzu, öğretim ve araştırmada neyi önceliklendirdiğinizi ve yerel topluluğunuza nasıl hizmet ettiğinizi bu pusula belirlesin. İşte bizde işe yarayan ve başkalarına da yardımcı olabilecek üç pratik öneri:
1. Öğrencileri çözümün parçası yapın
Öğrenci araştırması ve yeniliğiyle başlayın. Bizim TÜBİTAK destekli araştırma kültürümüzde olduğu gibi, öğrenci projelerine SKH temalarını entegre ettiğinizde gerçek, anlamlı ve sonuç odaklı bir öğrenme sağlarsınız. Öğrenciler genellikle cesur adımlar atmaya daha isteklidir. Onlara sahiplenme imkânı verirseniz, geleceğe hazır, SKH’leri DNA’sında taşıyan bir nesil yetiştirirsiniz.
2. Anlamlı ortaklıklar kurun
Uluslararası ortaklıkları yalnızca prestij için değil, amaç için seçin. Ortak güçlerin bir araya gelerek yeşil enerji, adil eğitim veya sosyal yenilik gibi ortak bir soruna çözüm sunabildiği kurumlarla çalışın. Yapboz parçaları gibi değerler uyuştuğunda ortaklıklar tık diye oturur ve büyük resim daha net görülür.
3. Yerel ihtiyaçları başlangıç noktası yapın
“Bu küresel bilgi, buradaki sorunu nasıl çözebilir?” sorusunu sorun. İşte bu, uluslararasılaşmayı sürdürülebilir kılar. Dijital sağlık araçları ya da iklim riski platformları üzerindeki çalışmalarımız yerel ihtiyaçlardan yola çıkıyor, küresel bilgilerle şekilleniyor. Radyo ayarı yapmak gibi, küresel frekanslar alırsınız ama yerel netliğe göre ince ayar yaparsınız.
Son olarak şunu söyleyebilirim: Liderler SKH dilini akıcı şekilde konuşmalı, ancak yerel lehçeyle hareket etmelidir. Küresel hedefler ancak yerelde hissedildiğinde gerçek olur. Bu nedenle stratejileriniz hem dışa dönük olacak kadar cesur, hem de yerelde kök salacak kadar sağlam olmalı. SDG’ler sadece ülkeler arasında değil, vizyon ile eylem arasında da köprü olsun.”
Forum İçeriği ve Hedefleri
Yükseköğretimde uluslararasılaşma alanında politika yapıcıları, akademisyenleri ve uzmanları bir araya getiren forum, küresel iş birliklerinin geleceğini şekillendirmeyi amaçladı. Etkinlik, üniversitelerin Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) ile uyumlu stratejik iş birlikleri geliştirme ve anlamlı uluslararasılaşma süreçlerini nasıl hayata geçirebileceği konusunda dört ana tema üzerinde odaklandı:
• Küresel Katılım İçin Liderlik: Üniversite liderliğinin uluslararasılaşma stratejilerindeki rolü
• Ortak/Dual Diplomalar ve SKH Odaklı Ortaklıklar: Sürdürülebilir kalkınmaya katkı sunan yeni ortak akademik modeller
• Yapay Zekâ ve Uluslararasılaşmanın Geleceği: Yapay zekânın sınır ötesi eğitim ve öğretim modellerini nasıl dönüştürdüğü
• SKH'ler ile Uyumlu Araştırma Geliştirme: Birleşik Krallık ve Türkiye arasında sürdürülebilir kalkınma odaklı ortak araştırma örnekleri
Forum Katılımcıları ve Çıktıları
Foruma Birleşik Krallık'tan University of Liverpool, University of York, University of Hull, Royal Holloway University of London, Aberystwyth University, Ulster University, University of Nottingham, University of Worcester ve University of Lincoln; Türkiye'den ise İstanbul Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Samsun Üniversitesi, TED Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi katıldı. Forum sonucunda, paylaşılan görüşleri ve politika önerilerini içeren kapsamlı bir rapor hazırlanacak, iş birliğini sürdürecek atölyeler ve takip toplantıları düzenlenecek. Etkinlik, Birleşik Krallık ve Türkiye arasında daha güçlü akademik iş birliklerinin temellerinin atılmasına katkı sağladı. Forum kapsamında ayrıca yüksek lisans öğrencilerine yönelik "Birleşik Krallık Üniversiteleri ile Tanışın" etkinliği düzenlendi ve öğrenciler üniversite stantlarında uzmanlarla birebir görüşerek eğitim fırsatları hakkında bilgi alma imkanı buldu.
Rektörümüzün Forum Oturumundaki DeğerlendirmeleriRektör Prof. Dr. Mahmut Aydın, forum kapsamında düzenlenen “Küresel Aktörler Olarak Üniversiteler: SKH Odaklı Uluslararasılaşma Üzerine Liderlik Perspektifleri” başlıklı panelde konuşmacı olarak yer aldı. Panelin ana teması, küresel hedeflerin ilerletilmesinde yükseköğretim kurumlarının stratejik rolü ile üniversitelerin SKH odaklı uluslararasılaşmayı nasıl şekillendirdiğine odaklandı. Moderatörlüğünü British Council Eğitim Direktörü Ayşen Güven MBE’nin yaptığı panelde Rektörümüzün yanı sıra İstanbul Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Mandal, TED Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oya Güneri ve University of Worcester Uluslararası İlişkiler Rektör Yardımcısı Nick Slade yer aldı.
Panelde, “Üniversitenizin SKH'lerle uyumlu uluslararasılaşma yaklaşımı nasıl şekilleniyor?” sorusuna Rektör Aydın şu yanıtı verdi: "Üniversitemizde SKH'lerle uyumlu uluslararasılaşma şunu ifade ediyor: Dünyayla sadece iş birliği yapmak için değil, hem küresel hem de kendi topluluğumuzda gerçek, olumlu değişiklik yaratmak için bağlantı kuruyoruz. Bu sadece 'uluslararası' olmak değil, amaçlı bir şekilde uluslararası olmaktır."Bu yaklaşımı hayata geçirmek için hangi stratejileri uyguluyorsunuz? sorusuna Rektör Aydın üç temel yaklaşımla cevap verdi:
Samsun Üniversitesi’nde SKH (Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri) uyumlu uluslararasılaşma bizim için şunu ifade ediyor: Dünyayla yalnızca iş birliği kurmak için değil, hem küresel ölçekte hem de kendi toplumumuzda gerçek ve olumlu bir değişim yaratmak amacıyla bağlantı kuruyoruz. Sadece “uluslararası” olmak değil, amaç odaklı uluslararası olmak önemli. Küresel ortaklıklarımızı; iklim değişikliği, sağlık, eğitim ve eşitsizlik gibi büyük sorunları çözmek için kullanıyoruz ve bu çözümler aynı zamanda bölgemize de fayda sağlıyor.
Bu vizyon stratejimizi üç temel başlıkta şekillendiriyor:1. Küresel Etki İçin Araştırma
Gerçek dünya sorunlarını hedef alan araştırmalara odaklanıyoruz. Elektrikli araçlar için yeni temiz enerji sistemlerinin tasarımı (SKH 13 ve 7), yapay zekâ destekli kanser teşhisi geliştirme (SKH 3), sanayi inovasyonunu artırma (SKH 9) gibi konular bunlardan bazıları. Bir örnek vermek gerekirse: Öğrencilerimiz, akademik kadromuzun desteğiyle TÜBİTAK destekli araştırmalarda aktif yer alıyor. Son yıllarda Türkiye'de öğrenci araştırma hibelerinde en üst sıralarda yer alan üniversitelerden biriyiz. Bu sadece bir istatistik değil. Bu, birlikte çözüm üretme kültürüdür.
2. Küresel Vicdanla Eğitim
Öğrencilerimize yalnızca öğrenmeyi değil, önemsemeyi de öğretiyoruz. Uygulamalı araştırmalar ve SKH temalı etkin katılımlar sayesinde öğrencilerimiz barışı, eşitliği ve adaleti teşvik edecek beceriler kazanıyor (SKH 4 ve 16). Yalnızca mezun değil, değişim yaratan bireyler yetiştiriyoruz. Öğrencilerin gerçekleştirdiği her proje, daha sürdürülebilir bir dünya için atılmış küçük ama etkili bir adımdır.
3. Küresel Ağlar, Yerel Kökler
Uluslararası ortaklıklarımızı seçerken şu soruyu soruyoruz: Bu iş birliği bölgemize nasıl katkı sağlar? Örneğin, iklim dostu sanayi ve yeşil teknoloji üzerine yürütülen ortak projeler, yerel ihtiyaçları karşılamakla birlikte küresel hedeflerle de örtüşmektedir (SKH 8, 9 ve 11). Bu durumu şöyle tanımlıyoruz: Bir ağaç dikmek gibi. Küresel bilgi birikimi güneş ve yağmur gibi destek sunar ama kökler yerel toprağa derinlemesine uzanmalıdır. Ortaklıklarımız tabandan yukarıya doğru büyür. Köklü, anlamlı ve dirençlidir. Kısacası, SKH uyumlu uluslararasılaşma bizim için yan bir faaliyet değil. Yaptığımız her işin merkezindedir. Dünyayla sadece fikir alışverişi için değil, ortak çözümler üretmek için bağ kuruyoruz. Ve bunu öğrencilerimizle, akademik personelimizle ve iş birliği yaptığımız kurumlarla birlikte yapıyoruz.
Üniversitemizde sıkça söylediğimiz gibi:
“Küresel amaç için. Yerel etki için.”
Panelin devamında “Küresel katılım ile yerel anlam arasında dengeyi nasıl sağlıyorsunuz?” sorusu yöneltildiğinde Rektör Aydın şu açıklamalarda bulundu: “Bu önemli soru için teşekkür ederim. Samsun Üniversitesi’nde biz küresel ile yereli iki ayrı kavram olarak değil, aynı madalyonun iki yüzü olarak görüyoruz. Uluslararası ortaklarla çalışırken kendimize şu iki soruyu sorarız: “Bu iş birliği yerel topluluklarımıza nasıl fayda sağlar? Ve aynı zamanda: Yerel çözümlerimiz, küresel hedeflere özellikle Birleşmiş Milletler SKH’lerine nasıl katkı sunabilir? Örneğin; elektrikli araçlar için temiz enerji sistemleri (SKH 7), kanserin erken teşhisi için yapay zekâ araçları (SKH 3) ve yerel okullarda su ve sanitasyon projeleri (SKH 6) üzerine çalışıyoruz. Bu projeler, iklim eylemi (SKH 13), sağlık (SKH 3) ve temiz suya erişim (SKH 6) gibi küresel hedeflere hizmet ederken aynı zamanda bölgemizin acil ihtiyaçlarını da karşılamaktadır. Bizim için bu denge, küresel etkimizi artırırken yerel köklerimizi korumak anlamına gelir. Sürdürülebilir kampüs vizyonumuz doğrultusunda, dönüşüm projelerinde çevre dostu, ekonomik ve kültürel olarak duyarlı bir yaklaşımı benimsiyoruz. Mimarlık ve Tasarım Fakültemiz öncülüğünde, Ballıca Kampüsü’nde kullanılmayan uçak hangarlarını; fakülteler, laboratuvarlar ve atölyeler için açık mekânlı, disiplinler arası etkileşimi teşvik eden modern yapılara dönüştürdük. Bu mimari ve eğitimsel dönüşüm; SKH 11 (Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar), SKH 9 (Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı) ve SKH 4 (Nitelikli Eğitim) hedeflerine hizmet etmektedir. Aynı zamanda geçmişin hafızasını geleceğe taşımaktadır. Bizim için bu da bir ağaç gibi: Kökleri yerel toprağa derinlemesine inmeyen bir ağacın dalları küresel gökyüzüne uzanamaz. Küreselleşmeyi sadece dışa açılmak değil, içe dönüp yereli anlamak olarak görüyoruz.”
Ardından yöneltilen “Bu küresel-yerel dengeyi korurken karşılaşılan bazı zorluklar veya fırsatlar nelerdir?” sorusuna ise Rektörümüz şu şekilde cevap verdi: “En büyük fırsatlardan biri bizzat SKH’lerdir. Çünkü bu hedefler bizlere ortak bir dil sunar. İşaret dili tanıma için yapay zekâ sistemleri geliştirmekten, hava riski analizine yönelik akıllı araçlara kadar birçok alanda küresel bir çabanın parçası olduğumuzu biliyoruz. Ancak en büyük zorluk ise esnek kalabilmektir. Küresel takvimler veya politikalar her zaman yerel gerçeklerle örtüşmeyebilir. Finansman veya siyasi destek de zamanla değişebilir. Ben bunu yelkenliyle seyahat etmeye benzetiyorum: Bir yönümüz var, küresel hedefler, ama yine de yerel rüzgarları ve suları iyi okumamız gerekir. Bu yüzden yerel topluluklarımızı dinliyoruz, yerel paydaşları sürecin en başında dahil ediyoruz ve projelerimizi gerektiğinde uyarlanabilir şekilde tasarlıyoruz. Sonuç olarak, küresel-yerel dengesini sağlamak bir görev değil, bir zihniyet meselesidir. Bu zihniyet, iş birliklerimizi anlamlı ve güçlü kılar.”
Rektör Aydın’a yöneltilen son soru, “Yükseköğretim liderlerine SKH’leri kurumsal stratejiye entegre etmek için ne önerirsiniz?” oldu. Rektör Aydın bu soruya şu şekilde yanıt verdi: “Bu güzel soru için çok teşekkür ederim. Eğer tek bir öneri verecek olsam, şunu söylerdim:
SKH’leri ekstra bir görev gibi değil, bir pusula gibi düşünün. Uluslararası neden ortaklık kurduğunuzu, öğretim ve araştırmada neyi önceliklendirdiğinizi ve yerel topluluğunuza nasıl hizmet ettiğinizi bu pusula belirlesin. İşte bizde işe yarayan ve başkalarına da yardımcı olabilecek üç pratik öneri:
1. Öğrencileri çözümün parçası yapın
Öğrenci araştırması ve yeniliğiyle başlayın. Bizim TÜBİTAK destekli araştırma kültürümüzde olduğu gibi, öğrenci projelerine SKH temalarını entegre ettiğinizde gerçek, anlamlı ve sonuç odaklı bir öğrenme sağlarsınız. Öğrenciler genellikle cesur adımlar atmaya daha isteklidir. Onlara sahiplenme imkânı verirseniz, geleceğe hazır, SKH’leri DNA’sında taşıyan bir nesil yetiştirirsiniz.
2. Anlamlı ortaklıklar kurun
Uluslararası ortaklıkları yalnızca prestij için değil, amaç için seçin. Ortak güçlerin bir araya gelerek yeşil enerji, adil eğitim veya sosyal yenilik gibi ortak bir soruna çözüm sunabildiği kurumlarla çalışın. Yapboz parçaları gibi değerler uyuştuğunda ortaklıklar tık diye oturur ve büyük resim daha net görülür.
3. Yerel ihtiyaçları başlangıç noktası yapın
“Bu küresel bilgi, buradaki sorunu nasıl çözebilir?” sorusunu sorun. İşte bu, uluslararasılaşmayı sürdürülebilir kılar. Dijital sağlık araçları ya da iklim riski platformları üzerindeki çalışmalarımız yerel ihtiyaçlardan yola çıkıyor, küresel bilgilerle şekilleniyor. Radyo ayarı yapmak gibi, küresel frekanslar alırsınız ama yerel netliğe göre ince ayar yaparsınız.
Son olarak şunu söyleyebilirim: Liderler SKH dilini akıcı şekilde konuşmalı, ancak yerel lehçeyle hareket etmelidir. Küresel hedefler ancak yerelde hissedildiğinde gerçek olur. Bu nedenle stratejileriniz hem dışa dönük olacak kadar cesur, hem de yerelde kök salacak kadar sağlam olmalı. SDG’ler sadece ülkeler arasında değil, vizyon ile eylem arasında da köprü olsun.”
Forum İçeriği ve Hedefleri
Yükseköğretimde uluslararasılaşma alanında politika yapıcıları, akademisyenleri ve uzmanları bir araya getiren forum, küresel iş birliklerinin geleceğini şekillendirmeyi amaçladı. Etkinlik, üniversitelerin Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) ile uyumlu stratejik iş birlikleri geliştirme ve anlamlı uluslararasılaşma süreçlerini nasıl hayata geçirebileceği konusunda dört ana tema üzerinde odaklandı:
• Küresel Katılım İçin Liderlik: Üniversite liderliğinin uluslararasılaşma stratejilerindeki rolü
• Ortak/Dual Diplomalar ve SKH Odaklı Ortaklıklar: Sürdürülebilir kalkınmaya katkı sunan yeni ortak akademik modeller
• Yapay Zekâ ve Uluslararasılaşmanın Geleceği: Yapay zekânın sınır ötesi eğitim ve öğretim modellerini nasıl dönüştürdüğü
• SKH'ler ile Uyumlu Araştırma Geliştirme: Birleşik Krallık ve Türkiye arasında sürdürülebilir kalkınma odaklı ortak araştırma örnekleri
Forum Katılımcıları ve Çıktıları
Foruma Birleşik Krallık'tan University of Liverpool, University of York, University of Hull, Royal Holloway University of London, Aberystwyth University, Ulster University, University of Nottingham, University of Worcester ve University of Lincoln; Türkiye'den ise İstanbul Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Samsun Üniversitesi, TED Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi katıldı. Forum sonucunda, paylaşılan görüşleri ve politika önerilerini içeren kapsamlı bir rapor hazırlanacak, iş birliğini sürdürecek atölyeler ve takip toplantıları düzenlenecek. Etkinlik, Birleşik Krallık ve Türkiye arasında daha güçlü akademik iş birliklerinin temellerinin atılmasına katkı sağladı. Forum kapsamında ayrıca yüksek lisans öğrencilerine yönelik "Birleşik Krallık Üniversiteleri ile Tanışın" etkinliği düzenlendi ve öğrenciler üniversite stantlarında uzmanlarla birebir görüşerek eğitim fırsatları hakkında bilgi alma imkanı buldu.
