“Her maçta hakem komedisi seyretmekten utanıyorum. Artık MHK’ya inancımı güvenimi yitirdim. Türk futbolunun başı sağ olsun. Boşuna zaman ve para harcıyoruz; Türkiye’de kulüp başkanlığı aptallık.”
Yüksel Yıldırım (Samsunspor F.K. Başkanı)
Hakemlik ve hakimlik müessesi adaletin bekçisidir. Hiçbir bekçinin ihaneti bu iki kurumun ihaneti kadar yıkıcı olamaz.
Bir ömür harcanıyor insanlar ticarette bir noktaya geliyor, kazancını ibadethane, okul, aşhane ,vakıf, dernek, spor kulübü vb. kurarak topluma döndürüyor. Ama bekçinin hoyrat kararlarıyla adalet müessesine liyakate olan inanç güven kökten sarsılıyor. Bu toplumsal sorumluluk motivasyonuyla gerçekleşen kaynak aktarımı kesiliyor.
Yüksel Başkan yukardaki sözleriyle büyük hayal kırıklığına uğradı. İnancını yitirmiş. Bu ahbap çavuş ilişkisi yumağı federasyonun tetikçisi hakemlere rağmen bizlerin çabası boşuna, parasıyla kim rezil olmak ister ki demek istiyor. Heyhat ki MHK bunca cinayet kararlara rağmen ölü sessizliğinde.
Hakem herkes olamaz. Belli şebekenin referansıyla MHK koridorlarında kapı çalabilirsiniz.
Ver parayı bul karayı hokkabazlığının yanında tüpçünün kumarhanesine dönüşen liglerde spor ne kadar spor kalabilir ve etik atmosfer ne kadar korunabilir ki?
Bu dönen dolaplar karşısında son şövalye ruhlu başkan ve bağışçıların da el etek çektiği, küstürüldüğü liglerde Türk futbolu hızla kan kaybetmeye devam edecektir.
Belediye başkanlarının insafına kalan kulüplerin cenazeyi kim kaldıracak pozisyonu geldiğini kaç defa deneyimledik.
Bu gidişatın yıkıcı sonuçlarının olacağının işaret fişekleri atılıp dururken beklenen son sürpriz olmayacaktır. Federasyon acil tedbir alma refleksini gösteremiyorsa tüpçünün kehanetleri gerçekleşiyor ve kasası doluyorsa Türk futbolu çoktan ölmüş de ağlayanı yok.
Başkan haklı ancak bu şövalye ruhun Samsunspordan da ümidini yitirmemesi için bari futbol heyecanını yitirmemiş, satın alınamayacak futbolcu emeğinin alın terinin akması şart. Ümraniye karşısındaki futbolcuları tanıyamadım oynadıkları oyuna futbol demeye bin şahit gerek.
Buradan da anlaşılıyor ki takımda yıkıcı bir rehavet rüzgarı esmekte bunun telafisi imkansız yola girmeden tekrar hedefi şampiyonluk rotasına sokulması için topyekûn takımın bütün sorumluları taraftarın da içinde olduğu heyecan aşılama seferberliğine girişmeli.
Yoksa Başkanın asıl motivasyonu teknik heyete ve takıma olan inancı da güveni de sarsılabilir.
Bilmem tehlikenin farkında mısınız?
Asım KURUMAHMUT
Eğitim ve Kariyer Danışmanı